15 Haziran 2018 Cuma

Babalar ( Köleler ) Günü

Şimdi bir çok okurumuz niye böyle bir başlık attım diye hem merak ediyordur hem de bana kızıyorlardır. Bence tam olarak sonuç böyle.

Baba, işe gider evin geçimini karşılar, evladını sonsuz derecede sever, karısıyla mutlu mesut yaşamak için çabalar... Liste uzar da uzar.

Sonuç nedir? Kapıya gelesiye kadar özlenilen  bir baba ve geldiğinde ise istenilmeyen adam, düşman. Evet tam olarak böyle.

Baba işten gelir,  yorgundur. Azıcık evde dinlenmek ister. Çok değil. 30 dk yeterlidir. Ayaklarını uzatacak o sırada ailesiyle sohbet edecek. Hayali tam olarak böyledir ama hiç bir zaman gerçeği olamamıştır.

Gerçek mi? Buyrun! Baba işten gelir. Hane halkına selam verir. Oturur. Evin annesi çocuk yaramaz olduğu için başının ağrıdığını ve çocukla ilgilenmesi durumunda dinlenebileceğini söyler.  Baba, yorgundur ama yine kabul eder. Başlar çocuğuyla oynamaya. Çocuk babasıyla oynamaktan sıkılır. Başka oyun, başka kitap derken, en sonunda ağzından çıkarır baklayı.  "Seni Sevmiyorum, baba!"

Çocuğun yanından kalkan baba, gider karısının yanına. Tüm gün evi sil süpür, bulaşık,  çamaşır, çocukla ilgilenmek  derken yorulduğunu ve ev işlerinde ona yardım etmesi durumunda dinlenebileceğini söyler.  Adam gider mutfağa,  kirliyi yerleştirir bulaşık makinesine, gider çamaşır odasına kirliyi sepete, sepettekileri atar çamaşır makinesine, döner salonu süpürür,  yıkanan çamaşırları katlar koyar yerlerine... ne acıklı örnekler değil mi? Hayali yarım saat dinlenmek olan 'Köle ' , gerçekler yüzüne çarpılıyor.

Bir baba evde her işi yapabilir, yapmalıdır da. Ama anneler bu yardımları kölelik sistemine döndürmüşler.

Evin babası,  karısına köle,  evladına uşak olmuştur bir kere. Böyle düşününce bir çok sitede okuduğum "Remzi Karakuş'a" ait bir deneme yazısı geliyor aklıma.  İzninizle onu paylaşmak istiyorum.





Kahramanlar…Evin En Öksüzü Babalardır…

Babalar çok değerlidir ve Annelerin gölgesinde kalmış gizli kahramanlardır. Evinin en öksüzü babalardır ve en yalnız en kimsesizi herkese sadece kimse olurken. Evin direği olurken ve aynı zamanda kendisi direksizdir ve dayanacağı kimsesi pek yoktur.Çünkü o hep ama hep güçlü olmak zorundadır. O asla zayıf olamaz Çünkü o bir kahramandır ve o güçsüz olamaz.Çünkü o bir kahramandır ve hep kahraman kalmak zorundadır.Yoksa herkes onu silebilir yoksa herkes onu küçümser ve erkekten bile saymaz.

Batan bir gemiyi en son terk eden babadır ve uçan bir balonda eğer fazla ağırlıkların atılması aksi halde ve balonun düşme ihtimalinin o anlarda aileden ilk kendini atılacak kahraman babadır.

Hayatını tamamını ailesine adasa da ne hanımına ne de çocuklarına yaranabilir. Kimsesi kalmaz zaten ve memleketi belli olduğun zamanda. Hani sormuşlar ya adama sen nerelisin diye.O da şöyle demiş ben henüz evlenmedim diye. Ne ilk ailesine vede yeni ailesine yaranamaz ve hep arada kalır.Aile için yetmezmiş gibi hep annelik elle tutulur onun yanınada ayıp olmasın diye babalık da ilave edilir.

Evin dış kapı mandalı sayılır çoğu zaman. Ve Evin herzaman en yalnızıdır. Bu yüzden herzaman en son şeyleri babalar duymaz mı.Ya ailece saklanır veya yalan söylenir ya da aile ona paylaşma gereği bile duyulmaz. Bunda elbet hoşgörüsü çok az olan babanın da biraz suçu ve katkısı vardır fakat yine de ne yapsa hiç yaranamaz vede yakınlaşamaz.Ama hep çocuklarıyla yakınlaşmak ister fakat malum ataerkil kurallar ve toplum baskısı vede utanç duygusu hep engel olur ve neonlara sevdiğini gösterebilir ne de onlara sevilmek istediğini…

Babanın aile de en sevdiği bireyi de kadındır hanımıdır..hanımın ise en sevdiği herzaman çocuklarıdır ve kendisi değil.En büyük aşkla dünya evine girmiş eşlerde bile sevgilisi doğum yaptığı zaman birden artık sevgilisi değil anne olur kendine biçtiği o en büyük rolü olur artık sevgilisi.

Baba en çok anneyi sever ve anne en çok çocuğunu sever çocuğunu ise en çok annesinini sever ve annede ise en çok çocuğunu sever. Bu herzaman böyle devam eder durur ve hayatın gerçek kanunu ve gereği.Bir yeri yaralanan ve acıyan bir yavrunun hiç babam dediğini duydunuz mu hiç o an Babası yanındayken bile çocuk anam demez mi hep..

Babanın herzaman İyi bir işi olması lazım ve zengin olması gerekir. Çocuklar bile birbirlerinin arasında heyecanlandırmak için,2 insanın omuzlarında daha fazla öne gitmek için hep derler bakalım kimin babası daha zengindir…Anne ya da çocuklarherzaman işsiz olabilir hiçkimse bunu asla çok görmez onlara.Fakat baba asla işsiz olamaz.Şöyle Düşünün erkek çalışır kadın ev hanımı ise sorun yok demektir fakat tersi durumda çevredekiler onu erkekten bile sayılmaz. Herzaman Evin geçimini karşılamak zorundadır ve şartlar ne olursa olsun. Dışarıda yüzlerce karşılaştığı kötülük ve de o güçlüklerle uğraşırken herzaman eve gelip sığınmak vede uzanmak isterken kendini evde hanımının kaprislerini çekmek ve de çocukların sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalır baba.Belki bir gün ağlamak ister onların yanında fakat onlarla… asla yapamaz…

Evin şerefini ve evin namusunu herzaman korumak zorundadır. Kızının ilk aşkı kendisi olsa da kız büyüyünce kızı artık aldatır o babasını ve artık başka gençlere kayar gözü..Babasına her zaman bin bir naz yapan o kız evladı ise sevgilisinin kocasının her dediğini artık yapar.

Evde senelerce babası ile çatışan ve özgürlüklerini elde etmeye uğraşan oğlu ise hanımının yanında resmen muma döner. En acısı ise senelerce gözünden bile koruduğu o güzeller güzeli göz bebeği olan kızını belkide hiç tanımadığı bir adam gelir kızının elinden tutar o bakmaya kıyamadığı kızı nı belkide hiç görmediği gözlere verir. Değil birinin ona bakması veya dokunması yan gözle bile bakmasına hiçbir şekilde dayanamayan baba kendi elleriyle bir başka adama teslim eder. Bu yetmez bir de düğün dernek yapmak zorundadır ve de oynamak zorunda kalır sanki mejbur eğlenirmiş gibi.Senelerce dışarıda yaz kış demeden çalışırken küçük çocukken hiç

büyümeyeceğini düşündüğü o çocuklarının değiştiğini bile hiç fark edemez..

Ona çok bağımlıyken onlar bir anda bağımsızlıklarını ilan ederler o an küçük bir hayal kırıklığıyla uğrar ama yapacak bir hiçşey yoktur.Bizim gibi toplumlarda hep erkek evladından daha çok kızına değer verilir ve herşeye rağmen onun için hiç düşünmeden feda eden babaların önünde saygı ve sevgiyle eğiliyorum.Bunca zorluklara karşı hiç pes etmemiş ve Baba olabilmiş tüm özel ve güzel insanlara ithaftır.

Remzi Karakuş
Umarım, gelecekte hiç bir hanımımız, kocalarını köle olarak görüp davranmazlar. Unutmayın kocanızı kendinize köle yaparsanız, köle karısı olursunuz. Seçenek sizin. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder